12 Ekim 2012 Cuma

+ Yukarıya bak, ne görüyorsun Dan ? 
- Yıldızlar. 
+ Başka ? 
- Sadece yıldızlar. 
+ Ben baktığımda kalbimdeki ışığı görüyorum. Hiç sönmüyor.

Dan o gece uyumadı. Yastığına sarılıp kalbine bastırdı. İçindeki boşluğu dolduramıyordu. Saatin tik tak sesiyle uyuşurken beyni, düşünmek için direndi dakikalarla. Dan, ışığı görüyordu. Sara'nın gözlerinde. Parlıyorlardı çünkü gözleri bakarken. Fark vardı arada. Sara gözlerini Dan den ayırdığı zaman ışık sönüyordu. O gece anladı genç adam, Sara için görmek değil hissetmek önemliydi. Gözleri görmese de kalbi sürekli üstündeydi.

4 Ekim 2012 Perşembe


Gözlerinde hüzün barındıran insansın sen.
Hiç bir çaba sarf etmeden, aşık eden insansın sen.
Sen, çok şeysin benim için.
Gözlerindeki hüzne,
Duruşundaki melankoliye aşığım ben.
Yaşlanacağım omuz,
Bırakmayacağım eller,
Aşık olduğum gözler ...
Hepsi sensin.
Bu kadar çok şey olmayı başarıyorken sen,
Vazgeçmek kolay olmuyor bu hikayeden.



3 Ekim 2012 Çarşamba


   Sorun bölünen uykularım değil. Her mutlu anımda aklıma gelmeni, rüyalarıma gelmeni, geri kalan hiçbir şeyi sorun etmiyorum. Asıl sorun gelmemen. Geldiğini sanmam ama hiç değişmemiş olman. Bir yerlerde adını duyduğum, sana benzeyen insanlar gördüğüm için ağlamıyorum. 
   Ağlıyorsam, özlüyorum ...

2 Ekim 2012 Salı

Unuttum
               unuttum
                               UNUTTUM.

      Ve kadın,
     Bir sabah uyandığında artık unutmuştu.
    Bir sabah uyandığında artık kalbi boştu.
   Bir sabah uyandığında mutluydu.
  Bir sabah kalktığında artık aşk yoktu...
 Aynı gün içinde akşam oldu.
  Ertesi gün yine sabah oldu.
   Ve yine gece geldi, düşünceler dolusu.
     Her şey başa sardı.
      Hatta daha da geriledi.
       Ve kadın,
         Unuttum kelimesini çizmekten yoruldu.

Kadın unutacak kadar güçlü değildi.